Türkiye’nin sürdürülebilir havacılık alanındaki öncüsü TAV Havalimanları, Ankara Esenboğa Havalimanı’nı dünyadaki en çevreci havalimanları arasına taşıdı
Türkiye’nin gururu ve dünya standartlarında bir marka olan TAV Havalimanları, işletmesini yaptığı Ankara Esenboğa Havalimanı’na, Havalimanı Karbon Akreditasyon programında Seviye 4+ sertifikasını kazandırarak, sürdürülebilirlik ve çevre dostu uygulamalarda yeni bir dönemi başlatmış oldu. Bu başarı, Türkiye’nin havacılık sektöründe karbon ayak izinin azaltılması ve iklim değişikliğiyle mücadele konusunda atılan önemli adımların göstergesidir.
2014 yılında Türkiye’de ilk kez karbon nötr havalimanı statüsüne ulaşan Ankara Esenboğa, bu kez de Havalimanı Karbon Akreditasyonu kapsamında Seviye 4+ sertifikasıyla, küresel çevreci havacılık hareketinde öncü konuma gelmiştir. TAV Havalimanları, işletmesini yaptığı toplam 11 havalimanında, 2030 yılına kadar karbon nötr olmayı ve en geç 2050’ye kadar ise net sıfır emisyona ulaşmayı hedeflemektedir. Bu vizyon doğrultusunda, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını artırmak ve enerji verimliliğine yönelik yatırımlarını sürdürülebilir kılmak yoluyla karbonsuz bir geleceğe emin adımlarla ilerlemektedir.
İcra Kurulu Başkanı Serkan Kaptan yaptığı açıklamada, "Ankara Esenboğa, 2014’te Türkiye’nin ilk karbon nötr havalimanı olmuştu. Bugün ise Havalimanı Karbon Akreditasyonu programında ilk kez Seviye 4+ sertifikasını almanın gururunu yaşıyoruz. Portföyümüzdeki dört havalimanı karbon nötr duruma geldi; toplamda ise 11 havalimanımız bu programa dahil. Yenilenebilir enerji yatırımlarımız ve enerji tasarrufu projeleriyle, net sıfır hedefimize adım adım yaklaşıyoruz. Havacılık sektörünün iklimle mücadele çabalarına katkı sunmak ve sürdürülebilirliği sağlamak adına, tüm paydaşlarımızla birlikte çalışmalarımızı aralıksız sürdüreceğiz" dedi.
Uluslararası Çevreci Kurumlar ve Sektör Temsilcilerinden Takdir
ACI EUROPE Genel Direktörü Olivier Jankovec ise, Ankara Esenboğa Havalimanı’nın bu önemli başarısı hakkında şunları söyledi: "TAV Havalimanları’nın işletmeciliğinde olan Ankara Esenboğa’nın, net sıfır hedefi doğrultusunda Türkiye’deki havacılık sektörüne öncülük etmesi gerçekten gurur verici. Havalimanının, Havalimanı Karbon Akreditasyonu (ACA) programında Seviye 4+ sertifikasına ulaşması, Türkiye’nin karbon yönetimi alanındaki en ileri seviyeyi temsil ediyor. Bu başarı, 2010 yılında programa katılan havalimanının sürdürülebilirlik ve iklim dostu uygulamalarda gösterdiği kararlı duruşun ve güçlü iradenin en somut göstergesidir. Bu kilometre taşı, küresel iklim hedefleriyle uyumlu emisyon azaltımı stratejileri ve uzun vadeli karbon yönetim planlarının başarıyla hayata geçirildiğini ortaya koyuyor. 2050’ye kadar net sıfır emisyona ulaşma yolunda ilerleyen tüm ekipleri içtenlikle kutluyoruz."
Çevre ve Emisyon Azaltımı Hedefleri
Ankara Esenboğa Havalimanı, sürdürülebilirlik politikası çerçevesinde emisyon azaltım hedeflerini küresel iklim hedefleriyle uyumlu hale getirerek, uzun vadeli bir karbon yönetim planı oluşturdu. Kalan emisyonlar ise, uluslararası kabul gören projeler ve karbon dengesi yöntemleriyle dengeleme altına alınıyor. Ayrıca, tüm çalışanlara çevre bilinci, enerji verimliliği ve sera gazı emisyonlarını azaltmaya yönelik düzenli eğitimler veriliyor, böylece sürdürülebilirlik kültürü güçlendiriliyor.
Havalimanları ve Programın Kapsamı
Havalimanı Karbon Akreditasyonu programı, ACI EUROPE tarafından 2009 yılında başlatıldı. Günümüzde, dünya genelinde toplam 645 havalimanı bu programa dahil olarak sürdürülebilirlik yolunda ilerliyor. TAV Havalimanları’nın işletmekte olduğu havalimanlarının detayları ise şu şekilde:
- Ankara Esenboğa Havalimanı: Seviye 4+
- Enfidha Hammamet Havalimanı (Tunus): Seviye 4
- İzmir Adnan Menderes ve Antalya Havalimanları: Seviye 3+
- Tiflis, Üsküp, Gazipaşa-Alanya, Monastir ve Medine: Seviye 2
- Bodrum Milas ve Batum: Seviye 1
Bu program, havalimanlarının karbon ayak izlerini azaltma ve sürdürülebilirlik alanında attıkları adımları uluslararası standartlara uygun hale getirmelerini sağlıyor. Sektörün çevreye olan duyarlılığını artıran bu girişim, küresel iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir rol üstleniyor.