Türkiye’nin tarımdaki başarıları ve geleceğe yönelik çalışmalarını keşfedin. Tarımda sürdürülebilirlik ve inovasyon ile güçlü yarınlara adım atıyoruz.
Türkiye, Anadolu’nun verimli toprakları, dört mevsimi yaşam alan iklim özellikleri ve zengin biyoçeşitliliği sayesinde dünya gıda rezervleri arasında önemli bir konuma sahiptir. Binlerce yıldır çiftçilikle uğraşan kıymetli üreticilerimiz, yaklaşık 24 milyon hektar alanda 137 milyon tonluk çeşitli bitkisel ürünler yetiştiriyorlar. Bu eşsiz coğrafyada, tarım sektörümüz hem iç hem de dış piyasalarda büyük bir güç olarak kendini gösteriyor.
2024 yılı verilerine göre, Türkiye tarım sektöründen elde ettiği yaklaşık 74 milyar dolar tutarındaki tarımsal hasıla ile Avrupa’nın en önde gelen ülkesi konumundadır. Aynı zamanda dünya sıralamasında ise 8. sırada yer alıyor. Tarım ürünleri ihracatımız ise 36 milyar dolar seviyesinde olup, toplam ihracatımız içindeki payı %22’yi aşmaktadır. Bu başarı, üretici ve ihracatçıların uyumlu ve kararlı çalışmalarının sonucudur.
Türkiye, pek çok tarım ve su ürünleri alanında küresel lider veya ilk sıralarda yer almaktadır. Fındık, kiraz, incir, kayısı, defne, kekik, sofralık zeytin, levrek, çipura, oryantal tütün ve haşhaş tohumu üretiminde dünya birincisi konumundadır. Ayrıca, ayva, bal, kavun ve karpuzda ikinci, mercimek, antepfıstığı, kestane, vişne, şeftali ve hıyarda ise üçüncü sıradadır. Ceviz, elma, domates, patlıcan, ıspanak ve biberde ise dördüncü en büyük üretici ülkedir.
Çiğ süt üretiminde dünya sıralamasında 9., Avrupa’da ise üçüncü konumda olan Türkiye, sığır eti üretiminde dünya 7., Avrupa 1.’si; tavuk eti üretiminde ise dünya 9., Avrupa’da ikinci sıradadır. Yumurta üretiminde ise dünya 10., Avrupa’da ikinci, bal üretiminde ise dünya ikinciliği ve Avrupa birinciliği bulunmaktadır. Bu veriler, sektörün ne kadar güçlü ve sürdürülebilir olduğunu göstermektedir.
Ege İhracatçı Birlikleri, kuru meyve, zeytinyağı, su ürünleri, tıbbi ve aromatik bitkiler, meyve sebzeler, tütün ve diğer ürünler alanında Türk çiftçisinin üstün başarılarını dünya pazarlarına taşıyarak ülkemize yılda 7,5 milyar doların üzerinde döviz kazandırmaktadır. Türkiye’nin toplam tarım ürünleri ihracatındaki pay %22 seviyesindedir. 2024 sonunda, bölgesel ve global taleplere uygun, yüksek katma değerli ürünler üreterek ihracatımızı daha da artırmayı hedefliyoruz.
2024 yılının ilk aylarında, mart ve nisan aylarında yaşanan ciddi soğuk hava, dolu ve don olayları, tarımsal üretimimizde önemli kayıplara yol açtı. Özellikle fındık, kayısı ve üzüm rekoltelerinde ciddi düşüşler yaşandı. Bu olumsuzlukları en aza indirmek amacıyla, çiftçilerimizin doğal afetlere karşı hazırlıklı olması ve üretimin örtü altına alınması büyük önem kazanmıştır.
Uçak: “İklim değişikliğinin olumsuz etkilerini hafifletmek için üretim alanlarını örtü altına almalıyız” diyerek, tarım sigortasının yaygınlaştırılması ve örtü altı üretimin teşvik edilmesi gerektiğini vurguladı. Kendisi de üretici olan Hayrettin Uçak, özellikle mart ve nisan aylarındaki olumsuz hava koşullarının önüne geçmek adına, modern teknolojilerin ve sigorta sistemlerinin kullanımını artırmak gerektiğini belirtti.
Uçak, 2024 yılında tarım ürünleri ihracatını %3,3 oranında artırarak 36,2 milyar dolara çıkardıklarını, bölgesel ve uluslararası pazarlarda Türk ürünlerinin rekabet gücünü yükselttiklerini belirtti. Ayrıca, genç girişimcilere yönelik eğitim programlarını hayata geçirerek, tarım sektörüne yeni nesil katılımcılar kazandırmayı amaçladıklarını ifade etti. Bu kapsamda, “Üçüncü Kuşak Tarım Girişimciliği Eğitim Programı” ile gençlere, uzmanların rehberliğinde üretim ve pazarlama konularında eğitimler verildi ve işletme ziyaretleri gerçekleştirildi.
Uçak: “Üretim bölgelerinde kalıntı haritası oluşturmak ve pestisit sorunlarını çözmek amacıyla, 2024 yılında 600 numune alıp analiz ettik. Bu çalışmalar, sürdürülebilir ve kaliteli üretimin temelini oluşturuyor” diyerek, pestisit kullanımını düzenlemek ve kalıntı oranlarını kontrol altına almak adına projelerin devam ettiğini belirtti. Ayrıca, sektörün ihracatını artırmak ve uluslararası standartlara uygun üretim yapmak için yurt dışı faaliyetlere de büyük önem veriyorlar.
Uçak: “Turkish Fresh and Processed Fruits and Vegetables Cluster” adlı UR-GE projesi kapsamında, 41 firmanın ihracat yetkinliklerini artırmak ve yeni pazarlara ulaşmak için çalışmalar yürütüyoruz. 2024 yılında ilk pazarlama faaliyetimiz İngiltere’ye gerçekleştirildi. Bu sayede, firmalar yeni müşterilerle tanışma ve pazarlarını genişletme imkanına kavuştu. Üreticilerimiz, sektörün temel taşıdır ve onların kaliteli üretimi sayesinde ihracatımız güçlenmektedir” şeklinde konuştu.
Işık: “Çiftçilerimiz sayesinde gıda güvenliği ve sürdürülebilirlikte başaracağız” diyerek, çiftçilerin emeğinin ve alın terinin kıymetini vurguladı. Sürdürülebilir tarımın bilgi temelli ve yenilikçi uygulamalarla mümkün olacağını dile getiren Işık, gençlerin ve kadınların tarıma katılımını teşvik edecek projelerin devam edeceğini belirtti. Ayrıca, üreticilere yönelik destekler ve eğitimlerle tarımın geleceğine yatırım yaptıklarını sözlerine ekledi.
14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü vesilesiyle, tüm çiftçilerimizin emeklerini takdir ediyor, onların alın terinin karşılığını almasını diliyoruz. Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği olarak, üreticimizin yanında olmaya ve dünya pazarlarında Türk tarımını daha da güçlendirmeye devam edeceğiz.
Türkiye’nin tarım sektöründe sürdürülebilir ve katma değeri yüksek üretim hedefleri doğrultusunda, iklim değişikliği ve girdi maliyetleri gibi zorluklara karşı çeşitli projeler ve stratejiler geliştirilmektedir. Bu kapsamda, yerli ve milli üretim, inovasyon ve teknolojiyi entegre ederek, hem iç hem de dış pazarlarda rekabet gücümüzü artırmaya devam edeceğiz.