İnfertilite ve Robotik Cerrahi: Kadın Sağlığında Yeni Bir Dönem

İnfertilitenin Kadın Üzerindeki Etkileri ve Güncel Çözümler

Anne ve baba olmayı engelleyen infertilite, dünya genelinde her 100 çiftten yaklaşık 10-15’inde görülen karmaşık bir sağlık sorunudur. Bu durumun %30’u kadın kaynaklı nedenlere dayanmaktadır. Son yıllarda, kadınlarda yaşlanan yaş faktörü kadar, çeşitli jinekolojik hastalıklar da infertilitenin önemli sebepleri arasında yer almaktadır. Endometriozis ve fallop tüplerinde gelişen problemler, kadınların %30-40’ında ve %20-25’inde görülmekte olup, bu hastalıklar bazen medikal tedaviyle tam anlamıyla çözülemeyerek cerrahi müdahale gerektirmektedir.

Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Elif Ganime Aygün, günümüzde kadınlarda jinekolojik hastalıkların tedavisinde robotik cerrahiye artan oranda başvurulduğunu vurgulamaktadır. Robotik cerrahi özellikle tüplerin tıkanıklığı, miyomlar, endometriozis ve diğer yapısal sorunlarda yüksek başarı oranlarıyla tercih edilmektedir. Bu yöntem, organların doğal yapısını koruyarak, enfekte veya hasar görmüş dokuların hassas ve minimally invaziv biçimde onarılmasını sağlar. Özellikle endometriozis, endometrioma ve miyom cerrahilerinde yüksek hassasiyet gerektiren işlemlerde robotik cerrahi, hastanın iyileşme sürecini hızlandırmakta ve başarı oranını artırmaktadır.

Endometriozis: Doku Hasarını Minimize Ediyor

Ülkemizde her 10 kadından birinde görülen kronik ve tekrarlayan bir hastalık olan endometriozis, rahmin iç yüzeyini kaplayan dokunun rahmin dışında büyümesiyle ortaya çıkar. Bu durum yumurtalıklar, fallop tüpleri ve karın boşluğunda yaygın olarak görülür ve ciddi ağrı, adet düzensizlikleri ile birlikte infertiliteye neden olabilir. Doç. Dr. Elif Ganime Aygün, erken teşhis ve doğru cerrahi yaklaşımlarla hastalığın olumsuz etkilerinin azaltılabileceğine dikkat çekmekte, Robotik cerrahi ile doku hasarının minimum seviyeye indirilebildiğini belirtmektedir. Özellikle endometrioma (çikolata kisti) eksizyonu sırasında, yumurtalık rezervini koruyacak şekilde kistlerin güvenli bir biçimde çıkarılabildiğine vurgu yapmaktadır.

Miyomlar: Rahim Bütünlüğünü Koruma

Rahimde oluşan iyi huylu tümörler olan miyomlar, ülkemizde her 4 kadından birinde görülen yaygın bir sorundur. Miyomlar, rahim iç yüzeyine baskı yapıp embriyo tutunmasını engelleyebilir, fallop tüplerine baskı yaparak üreme kanalında anatomik bozukluklara yol açabilir ve şiddetli kanamalara neden olarak rahim yapısında olumsuz etkiler yaratabilir. Bu durumlar, gebelik şansını azaltabilir veya engelleyebilir. Doç. Dr. Elif Ganime Aygün, erken tanı ve uygun cerrahi müdahaleyle, özellikle robotik cerrahi sayesinde, rahim duvarının zarar görmeden miyomların çıkarılabileceğini ve böylece infertilitenin önüne geçilebileceğine dikkat çekiyor.

Fallop Tüplerindeki Tıkanıklık: Hassas Cerrahi ile Açılabiliyor

Fallop tüplerinin tıkanması, kadınlarda sık karşılaşılan ve doğal gebeliği engelleyen önemli nedenlerden biridir. Döllenme, tüpler aracılığıyla gerçekleşir; dolayısıyla tıkanıklık, sperm ve yumurta hücresinin buluşmasını engelleyerek gebelik şansını azaltır. Pelvik inflamatuar hastalıklar, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar, endometriozis ve önceki cerrahi işlemler, tüplerin sıvı ile dolması veya yapışıklıklar nedeniyle fonksiyon kaybına yol açabilir. Doç. Dr. Elif Ganime Aygün, bu sorunlarda robotik cerrahinin, tıkanıklıkların açılmasında ve tüp onarımı sırasında yüksek hassasiyetle çalışmayı mümkün kıldığını ve başarı oranını artırdığını belirtmektedir.

Yumurtalık Kistleri ve Rezervin Korunması

Yumurtalık kistleri, özellikle üreme çağındaki kadınlarda hormonal dengesizliklere sebep olarak yumurtlamayı engelleyebilir ve yumurta kalitesini olumsuz etkileyebilir. Endometrioma ve diğer hassas kistlerin dikkatli ve doğru şekilde çıkarılması, yumurtalıkların fonksiyonlarını koruyarak, gelecekteki gebelik şansını artırabilir. Doç. Dr. Elif Ganime Aygün, özellikle robotik cerrahi ile, sağlıklı yumurta rezervinin korunabildiğine vurgu yaparak, basit ve dermoid kistlerin de güvenle tedavi edilebildiğini söylüyor.

Pelvik Enfeksiyonları ve Yapışıklıklar: Doğal Gebelik Şansını Artırmak

Pelvik inflamatuar hastalıklar ve organlarda oluşan yapışıklıklar, kadınlarda infertilite riskini önemli ölçüde artırır. Bu durum, yumurtanın spermle buluşmasını engeller, embriyonun rahim içi tutunmasını zorlaştırır ve yumurtalık fonksiyonlarını bozabilir. Doç. Dr. Elif Ganime Aygün, bu komplikasyonların tedavisinde robotik cerrahinin, yapışıklıkların açılması ve organların eski fonksiyonlarına kavuşması açısından en ideal yöntem olduğunu vurgulamaktadır. Özellikle ağır yapışıklık ve doku kaybı olan vakalarda, robotik cerrahi yüksek hassasiyetle çalışmayı sağlayarak, doğal yollarla gebelik şansını artırmaktadır.

Robotik Cerrahi: Kadın Sağlığında Devrim

Yüksek teknolojili Da Vinci robotik cerrahi sistemi, kadın jinekolojik cerrahide önemli avantajlar sunmaktadır. Bu sistem, hassas hareket kabiliyeti, 3 boyutlu yüksek çözünürlüklü görüntüleme ve minimal invaziv teknikler sayesinde, cerrahların organlara zarar vermeden müdahale yapmasını sağlar. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Elif Ganime Aygün, robotik cerrahinin şu temel faydalarını sıralamaktadır:

• Minimal doku travması: Çevre dokulara zarar vermeden, organların doğal yapısını koruyarak operasyon yapılmasını sağlar.
• Daha az yapışıklık riski: Düşük invaziv yaklaşım sayesinde, sonradan yapışıklık oluşma olasılığı azalır ve tüplerin açık kalma oranı artar.
• Yüksek hassasiyetle dikiş atma: Mikroskobik seviyede dikişler ile, tüp onarımı ve organ düzenlemeleri başarıyla tamamlanır.
• Hızlı iyileşme ve konfor: Hastalar, daha erken iyileşir, ağrı minimal seviyededir ve hastanede kalış süresi kısalır. Bu da, özellikle tüp bebek veya doğal gebelik denemelerine erken başlanmasını sağlar.

Sonuç olarak, robotik cerrahi, kadınların üreme sağlığını koruma ve geliştirme noktasında, geleneksel yöntemlere kıyasla çok daha etkili ve güvenilir bir seçenek olarak öne çıkmaktadır.