Bedia Ceylan Güzelce’nin Yeni Eseri "Bu Çağın İnsanı" Okurlarla Buluştu
Gazeteci ve yazar Bedia Ceylan Güzelce’nin kaleminden çıkan yeni eser Bu Çağın İnsanı, Çınar Yayınları etiketiyle yayımlanarak okuyucuların beğenisine sunuldu. Deneme türünde kaleme alınan bu eser, bireyin iç dünyasına ve kolektif hafızamıza dokunan şiirsel ve düşündürücü bir anlatımla, hızlı değişim içindeki dünyada insan olmanın derinliklerine ışık tutuyor.
Toplumsal Değişimin ve İçsel Çatışmaların Şiirsel Yansıması
Güzelce, kitapta günümüz toplumunun hızla değişen ruh halini, yakın tarihimizin önemli meselelerinin izinden sürerek ele alıyor. Bu Çağın İnsanı, bir yandan insan olmaya çabalarken öte yandan yaşanan içsel çatışmalarla ve küçük hayatlarımızdaki büyük mücadelelerle yüzleşiyor. Günümüzün ekran odaklı yaşam biçimi içinde hissizleşmeye başlayan insanlara dikkat çeken eser, inadına yaşamak, inadına insan olmak ve inadına hatırlamak temaları etrafında bir duraklama ve hatırlama seansı niteliği taşıyor.
Günümüz Yalnızlığının Şiirsel Görünümü
Kitap, sosyal medya, yapay zekâ, pandemi, deprem, ayrılık ve ölüm gibi pek çok güncel meseleyi kapsıyor. Kadınlık, çocukluk, görünürlük arzusu, fark edilme isteği, kayıplar ve umut gibi temalar, Güzelce’nin şiirsel ve zarif üslubuyla okura sunuluyor.
Bedia Ceylan Güzelce'nin Kitaba Dair Düşünceleri
Yazar, eserine ilişkin şu ifadeleri paylaşıyor: “Her şey boş demenin içi, hiç bu kadar dolu olmamıştı. Yaşamı ekranlardan takip ediyoruz. Hepimiz gizli birer bağımlı haline geldik. Birbirimize ulaşmanın bu kadar kolay olduğu bir çağda neden bu kadar yalnızlaştık? Herkes kendi içine kapanırken, toplumsal hafızamız dijital belleğe teslim oluyor. Dünya tarihinde ilk kez bir kuşak, kendinden önceki kuşaktan daha kısıtlı imkânlarla büyüyor. Savaşlar, gündelik siyaset, kimlik arayışları, değerlerin sorgulanması, yıkılması ve yerine yenilerinin konamaması gibi meseleler bir yana, memleket dertleri de artıyor. Pandemi, deprem, yangınlar ve diğer afetlerle birlikte yitirilen hayatlarımız sadece gözyaşlarımız mı? Kaybettiklerimizi nasıl geri kazanabiliriz? Elbette hatırlayarak.”
Hatırlama ve İç Sesi Duyurma Aracı Olarak "Bu Çağın İnsanı"
Güzelce, kitabını bu çağın insanına ayna tutmak ve unuttuğumuz değerleri hatırlatmak amacıyla kaleme aldığını belirtiyor. Kitap, sessizliğin ve içe kapanmanın arttığı bir dönemde iç sesimizi duyurmanın yollarından biri olarak görülüyor. Ayrıca, hızla değişen değerler, ilişkiler ve yaşam biçimleri karşısında savrulan insana bir hatırlatma seansı sunuyor ve çağımızın meselelerine dair hislerimizi görünür kılan etkileyici bir anlatı sunuyor.
Deneme, Şiir ve Söyleşi Arasında Özgür Bir Yolculuk
Bu Çağın İnsanı, türler arasında sınır tanımayan özgün yapısıyla dikkat çekiyor. Kimi bölümleri şiire yaklaşırken, kimi zaman doğrudan okuyucuyla birebir iletişim kuran deneme türünün güncel ve başarılı bir örneği olarak öne çıkıyor. Duygu ve düşünceleri bir arada işleyen eser, çağımız insanının iç dünyasına anlamlı ve derinlikli bir bakış sunuyor.
Çınar Yayınları tarafından yayımlanan 144 sayfalık bu eser, kitapçılarda ve online satış platformlarında okuyucularını bekliyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı